Assos, Türkiye’nin en güzel ve iyi korunmuş bölgelerinden biri ve bir gezginin isteyeceği her şeye sahip; tarih, muhteşem bir doğa ve harika koylar. Son 10 sene içinde birçok defa geldiğim bu bölge ile ilgili detaylı bir yazı hazırlamyı ne zamandır istiyordum. Kısmet Corona günleri nedeniyle evlerde oturmak zorunda kaldığımız bugünlereymiş.
Assos Ne Zaman Gidilir
Bu bölgeye Kış hariç her mevsim geldim. Şahsi kanaatim Assos, hem yaz hem de bahar tatili için mükemmel bir destinasyon. En güzel zamanı ise kesinlikle İlkbahar.
Her yer yemyeşil ve rengarenk çiçeklerle bezeli. Doğanın uyanışına bütün görkemiyle şahit olabilirsiniz. Ayrıca güzel bir hava yakalarsanız Eylül ayında da muhteşem oluyor.
Assos Nerede kalınır
Limonata Butik Otel
Limonata Butik Otel, Sazak koyuna konuşlanmış, yarım pansiyon hizmet veren bir butik otel. Bana göre en büyük artıları: büyük bahçesi ve denize sıfır olması. Denize sıfır bir yerde kalmak gerçekten büyük rahatlık ve lüks.
Odalar son derece basit ve albenisiz bir şekilde döşenmiş ve o kadar küçükler ki bavulları bile tam olarak açamadık. Bölgedeki diğer butik otellerde kaldıktan sonra buraya butik otel demek ne kadar doğru bilmiyorum. Erman Bey ve ailesinin misafirlerle yakın ve içten ilgisini unutmak, takdir etmemek mümkün değil ama buraya mütevazı bir pansiyon demek daha doğru olur.

2017 Ağustosun’da yaptığımız bu tatil için günlük 450TL ödedik. Sabah kahvaltıları ve akşam yemekleri ücretin içinde, kahvaltıda içilen çaylar hariç, alkollü ve alkolsüz içecekler ise ekstraydı.
Yemekler ve mezelerin lezzeti iyi, kahvaltı ise oldukça iyiydi. Açıkçası ödediğimiz astronomik rakamı düşününce beklentimiz biraz daha fazlaydı.
Antik Liman Behram Otel
Antik Liman çok küçük bir yer ve sezonda aşırı kalabalık oluyor. Bu yüzden asla yazın kalmak için tercih ettiğimiz bir yer olmadı. Fakat bu sefer 23 Nisan sonrası hafta içi gittiğimizden hem fiyatlar uygundu hem de o kalabalıklardan eser yoktu. Buranın en güzel zamanı kesinlikle hafta içleri ve düşük sezon.

Tercihimizi Behram Otel’den yana kullandık. Otelin kendine ait bir park yeri olmaması, vale hizmeti olsa da, yüksek sezonda ciddi bir problem olabilir. Sade ama kaliteli bir şekilde döşenmiş odaların büyüklüğü yeterliydi.

Oda-kahvaltı şeklinde hizmet veren otelin zengin bir serpme kahvaltısı var. 2019 Nisan’ında deniz manzaralı oda için 250TL /oda ödedik. Otelde çalışan personel oldukça ilgiliydi.
Zeytinhan Butik Otel
Denize sıfır eski bir zeytinyağı fabrikasını harika bir şekilde restore ederek butik otele dönüştürmüşler.

Her şeyden önce standart odalar bile yüksek tavanlı, büyük ve zevkli bir şekilde döşenmiş. en çok hoşumuza giden kısmı ise her odanın balkonlu ve deniz manzaralı olması. Sabah dalga sesleri ile uyanmak gerçekten müthiş bir keyif. Personel canla başla çalışıyor ve sizi rahat ettirmek için elinden geleni yapıyor.
Hem önünde hem arkasında güzel peyzajlı 2 tane büyük bahçesi var. Yemek ya da kahvaltı sonrası ön bahçede kahve keyfi yada hamaklarda şekerleme yapabilirsiniz.

Hafta içi ve düşük sezon olduğundan dolayı 2019 yılı Eylül’ünde gecelik 350 TL/oda ödedik. Bu fiyata iki kişilik bir serpme kahvaltı da dahildi. Kahvaltısının ortalama olduğunu söyleyebilirim. Akşam yemeklerinde ise beklentimiz çok daha fazlaydı açıkcası.
Manici Kasrı
Yeşilyurt Köyü’nde gene eski bir zeytinyağı işleme tesisinden butik otele çevrilmiş olan bu otel tek kelimeyle harika.
Yaz-Kış hizmet veren Manici Kasrı bir butik otel nasıl olmalı sorusunun cevabı adeta.

Başarılı restorasyon, ince bir zevkle döşenmiş iç mekanlar, harika manzaralı teraslar ve sizi rahat ettirmek için canla başla çalışan personel. Tam manasıyla huzur bulduğumuz bir yer oldu. 2019 Eylül’ünde günlük 650 TL ödedik ve bu fiyata sadece kahvaltı dahildi.

Fiyat olarak her bütçeye uygun olmadığını kabul ediyorum. Öte yandan her detayında ince bir dokunuş hissedebileceğiniz ve verdiğiniz parayı sonuna kadar hak eden bir yer burası.
Ergül motel
Ergül motel, Sokak ağzı’nda plaja yaklaşık 600-700 metre uzaklıkta. 5 dönümlük bir zeytinliğin içinde yer alan bu motele hiçbir lüks beklentiniz olmadan gitmeniz lazım. Aslında güzel bir peyzajla bambaşka bir kişilik kazanabilir. Bunun dışında odalar büyük ve sade şekilde döşenmiş. Ayrıca her odada klima mevcut. Ekim başına kişi başı 200 TL’ye kaldık. yarım pansiyon olan motelde yemekler tek kelimeyle efsane.
Assos Nerelere gidilir
Assos sadece deniz tatili değil kültür gezisi de yapabileceğiniz muhteşem bir coğrafya. Assos ve çevresinde gezilecek çok güzel eski Türk ve Rum köyleri var.
Behramkale Köyü
Behramkale Köyü, Osmanlı zamanında kurulmuş olup antik kentin aksine köy, yüzünü kara tarafına dönmüş durumda.

Antik kentin surları içinde olduğundan köyün tamamı sit alanı ve yeni bina yapmak yasak; ancak var olan binalar restore edilebiliyor.

Tam da bu yüzden köyün dar ve arnavut kaldırımlı sokaklarında gezinmek oldukça keyifli. Geziniz sırasında Assos taş işçiliğinin güzel örneklerini de görebilirsiniz.

En güzeli köyü gezmeye aşağıdan başlayıp geziyi tepedeki Athena Tapınağı’nda sonlandırmak. Çıkış boyunca sağlı sollu derme çatma tezgahlarda yöresel otlar, sabunlar, zeytinyağ ve incik boncuk satılıyor.

Her gidişimde mutlaka çıktığım ve her seferinde ilk kez görüyormuşçasına beni büyüleyen bu yerle ilgili ne yazsam az. Hele de ziyaretçi sayısı biraz azsa gezmek çok daha keyif verici.

Özellikle gün batımından önce antik tapınağın olduğu alan bambaşka bir havaya bürünüyor.

Hangi yöne baksanız muhteşem bir manzarayla karşılaşıyorsunuz. 2019 senesi için giriş ücreti 15 TL idi.


Adatepe
Eski bir Rum köyü olan Adatepe geniş bir alana yayılıyor ve köydeki evlerin büyük çoğunluğu şahane bir şekilde restore edilmiş. Kendinizi rahatlıkla Avruda’daki o küçük harika köylerden birinde zannedebilirsiniz.
70’lerde nüfusu çok azalan ve hayalet bir köye dönüşmek üzere olan Adatepe’nin makus talihi, daha sonraki yıllarda bir grup aydının burayı keşfetmesi ile değişiyor.

Evler tek tek alınıp hakkıyla restore edilmeye başlanıyor ve 89 yılında da köyün sit alanı ilan edilmesiyle bozulmadan günümüze kadar geliyor.

Arabayı park ettikten sonra, köyün girişinde sizi dev çınar ağaçlarının altındaki çay bahçeleri karşılıyor.

Hem yöresel ürünleri satan hem de yiyecek-içecek servisi yapan bu yerlerde köyü gezmeden önce veya sonra mutlaka soluklanmanızı tavsiye ederim. Özellikle mevsiminde yaptıkları koruk ve karadut suları harika; lezzeti çocuklukluğumuzda içtiklerimizle aynıydı.
Bu kısa moladan sonra yukarılara doğru çıkmaya başladık ve köyü baştan aşağı gezdik. Hünnaphan ve İda Blue köyde kalınabilecek başlıca butik oteller.

Antik Liman
Antik Liman, hiç kuşkusuz Assos deyince ilk akla gelen yer. Toplasanız 15-20 yapının olduğu küçücük bir yer aslında. Tam da bu yüzden sezonda gezmesi bir eziyet haline gelebiliyor. Düşük sezonda gezmek ise tam aksine büyük bir keyif. Dura dura, fotoğraf çeke çeke maksimum yarım saatte gezinizi tamamlayabilirsiniz.

Bölge sit alanı olduğundan sadece Antik Liman’daki taş yapıların restorasyonuna izin verilmiş ve bu anlamda gerçekten iyi korunmuş bir yer.
Yeşilyurt

Adatepe’den 5-6 km uzakta olan gene eski bir Rum köyü olan Yeşilyurt, mutlaka rotanıza eklemeniz gereken yerlerden biri. Adı gibi yemyeşil olan Köy, Adatepe’ye göre daha küçük olsa da gezmesi keyifli.

Özellikle sabah erken saatlerde günübirlikçi ziyaretçiler gelmeden gezerseniz çok daha fazla keyif alırsınız. Köyün içinde bulunan Manici Kasrı ve Eflatun Ev kalınabilecek başlıca güzel oteller.
Zeus Altarı
Adatepe’ye 2 km uzaklıkta olan Zeus Altarı, Edremit körfezini neredeyse kuş bakışı görebileceğiniz bir yer. Çıkışı biraz zor olsa da Adatepe’ye kadar gelmişken mutlaka uğramanızı tavsiye ederim.

Her ne kadar gördüğünüz yapılaşma üzücü olsa da hala etkileyici. Bir zamanlarki halinin ise cennetten bir köşe olduğuna şüphe yok.
Apollon Sminyheus Tapınağı
Gülpınar Beldesi’nde yer alan Apollon Sminyheus tapınağı M.Ö. 150 yılında Ion stilinde inşa edilmiş ve çiftçileri farelerden koruyan Apollon’a adanmış.

Tapınağın en önemli özelliği Homeros’un İlyada Destanı’nda anlattığı Truva savaşını anlatan eşsiz kabartmalara sahip olması. Tapınağın yanındaki küçük müzede bu kabartmaları ve daha fazlasını görebilirsiniz.
Babakale
Bu seyatimizde sadece Türkiye’nin değil Asya Kıtası’nın da en batı ucu olan Babakale’ye de en sonunda uğradık. Açıkcası Adatepe ve Yeşilyurt köylerini gezdikten sonra beklediğimizi pek bulamadık.

Aralarda bir kaç taş ev görebilir ve kaleyi gezebilirsiniz ama daha fazla bir şey beklemeyin. Babakale’den ziyade buraya giden yolda araba sürmek daha keyifli.
Assos Plajlar
Belki turizme daha geç açılmasından belki sit alanı olmasından dolayı Assos doğası bozulmamış harika bir tatil beldesi. Denizi yazın dahi buz gibi olmakla birlikte cam gibi derler ya işte öyle.

10-15 metre derinlikte yüzerken bile dibi gayet net görebiliyorsunuz. Mutlaka şnorkellerinizi getirmenizi tavsiye ederim daldığınızda da inanılmaz bir berraklık var.
Sazak koyu

Limonata Otelin bulunduğu koydaki deniz harika. Deniz öğlene kadar çarşaf gibiyken öğleden sonraları ise genelde dalgalı oluyor.
Sahilinde ise büyük taşlardan dolayı şezlongsuz oturabilmek mümkün değil. Denize girişin ilk 2-3 metresi de aynı tip taşlardan dolayı zor olsa da, sonrası tamamen kumluk. Otelin kendine ait iskelesi olduğu için denize giriş çıkışlar gayet kolay.
Kadırga koyu
Assos’a gelmişken mutlaka gidilmesi gereken bu koy yaklaşık 3 km uzunluğunda ve oldukça geniş.

Koy boyunca, denizin ilk 2-3 metresi ince çakıl taşlı;sonrasında kuma dönüşse de deniz hızla derinleşiyor. Plaj üzerinde işletmelerin şemsiye şezlonglarını kullanabilirsiniz ya da kendi şemsiyeniz ile istediğiniz yere oturabilirsiniz.
Deniz tek kelimeyle muhteşem. Tertemiz ve kristal berraklığında, yüzmeye doyamadığınız bir su.
Antik Liman
Tıpkı diğer yerlerde olduğu gibi burada da, eni en fazla 2-3 metre olan dar bir plaj var. Oteller ve restoranlar bu dar sahile geniş tahta iskeleler yaparak yer sorununu çözmüşler. Denizin ilk girişi taşlık olsa da sonrası kumluk.
Otopark ise büyük bir sorun. Bu yüzden mutlaka erken gitmenizi tavsiye ediyorum. Hafta içi herhangi bir giriş ücreti yok ve sadece yediğiniz içtiğinizi ödüyorsunuz. 2017 Yazında, köfte porsiyon 25 lira, 50’lik biralar 15 lira, kuruyemişler 10 lira, mezeler de genelde 8-12 lira arasında değişiyordu.
Sivrice
Yeni yeni gelişen bir bölge. Uzun fakat dar bir sahil hattı olduğundan tıpkı Antik Liman’da olduğu gibi otel ve restoranlar önlerine geniş tahta iskeleler yaparak yer sorununu çözmüşler. Giriş ücreti yok sadece yediğinizi içtiğinizi ödüyorsunuz.

Sivric’nin en büyük avantajı en rüzgarlı günlerde bile denizi sakin olması. Su pırıl pırıl, dibi kum ve geç derinleşiyor. Üstüne de Midilli adasına karşı yüzüyorsunuz. Daha başka ne istenebilir ki ?
Sokak Ağzı
Burası da Sivrice’nin aksi istikametinde kalıyor. Biz gittiğimizde deniz çok dalgalı olduğu için burası yerine Sivrice’yi tercih ettik.

Buranın en güzel yanı Assos’daki diğer yerlerin aksine sahilin göreceli daha geniş olması.
Manici Kasrı Plajı
Küçükkuyu yolunda Behramklale yönüne doğru giderken sol tarafınızda kalan 4-5 dönümlük büyük bir alan kiralanmış.

Bakımlı bahçesi, duşu, restoranı, tuvaletleri ile oldukça organize bir plaj. En güzel yanı da asırlık zeytin ağaçlarının gölgelerinde güneşten korunabilmeniz. Tabi isterseniz şemsiye ve çardaklar da var. Biz gittiğimizde hava çok rüzgarlı olduğu için denize giremedik ama bahçesinde,rüzgarın izin verdiği ölçüde, keyif yaptık.
Küçükkuyu-Assos Yolu
Küçükkuyu-Assos yolu boyunca onlarca özel plaj var ama bana göre deniz diğer yerlerdeki kadar muhteşem değil.
Koruoba Koyu
Behramkale’ye 4 km uzaklıkta bu koy, gerek sahilin gerek deniz tabanının tamamen büyük taşlardan oluşmasında dolayı her zevke hitap etmiyor. Koyda bir tane butik otel var ve onun şemsiye-şezlonglarını kullanabilirsiniz. Bunun dışında deniz taşlık yapısından dolayı pırıl pırıl ama denize, deniz ayakkabısız girmek imkansız.
Assos Nerede yenir
Etem ile Aslı
Sivrice koyunun sonunda bulunan küçük, kendine ait bahçesi de olan şirin bir restoran. En fazla 20-25 kişiye kadar hizmet verdiklerinden rezervasyon yapmak şart. İnternet’teki yorumlardan da göreceğiniz üzere bölgedeki en popüler restoran.

Tahinli patlıcan, asma yaprağında sardalya, kuru domatesli zahter ve kuru domates salatası, havuçlu kabaklı salata ve 1 tek rakı için 150 TL ödedik.

Mezeler genel olarak ortalamanın üstünde bir lezzete sahipti. Asma yaprağında sardalye ise tek kelimeyle parmakları yedirtti. Fakat içki, diğer restoranlarda olduğu gibi gerçekten çok pahalı. 1 tek kadeh Tekirdağ altın seriye 30 TL yazılmasını kabul edemiyorum.
Liman balık lokantası
Zeytinhan Oteli geçtikten hemen sora deniz üstünde tahta bir iskelede hizmet veren bu salaş restorana çok hoşumuza. 1 deniz çipurası, ahtapot ızgara, roka salata, şakşuka, deniz börülcesi ve 1 kadeh şarap için 169 TL ödedik.

Zeytinyağlılar gerçekten çok lezzetli olmakla birlikte porsiyonları küçüktü. Çipura tam kıvamında içi sulu kalacak şekilde pişirilmişti, bayıldık.

Tek eleştirim ahtapot ızgara ile ilgili olacak, anlayamadığım bir şekilde, tereyağlı, mantarlı ve Hint yemeklerine özgü yoğun baharatlı bir sosun içinde servis edildi. Bu duruma porsiyonun da küçüklüğü de eklenince gel de Yunanistan’da yediğin ahtapotları hatırlama…
Atay Motel
Sivrice’de daha önce de iskelesinden denize girdiğimiz ve yemek yediğimiz bir yer olduğu için bu sefer de tercih ettik. Özellikle zeytinyağlılarda başarılı, temiz bir işletme. Börülce, anne işi patates kızartması, gözleme ve 50 cl bira için 60 TL ödedik. Yemek yeyince iskelesinden ücretsiz yararlanabiliyorsunuz.
Babakale Güzelleştirme Derneği
Babakale’de bir grup kadının kurduğu, bir kooperatif lokantası. Her şey o güne özel tazecik hazırlanıyor.

Köy usulü yayık ayranı, dolmalar ve hamur işlerinin lezzeti bizi bizden aldı. Mutlaka uğramanızı tavsiye ederim.
Assos mantı ve börek evi
Behramkale’de aile çay bahçesinin tam karşısındaki bir aile işletmesi. Kendi deyimleri ile iddialı oldukları mantı, hazır mantı gibi ve lezzet olarak vasatın altında idi. 2 porsiyon mantı ve kola işin 46TL ödedik. Çok aç değilseniz, tavsiye etmiyorum.
Assos aile çay bahçesi
Mendireğin hemen başladığı yerde bulunan bu çay bahçesinde Midilliye karşı çay ya da közde pişmiş Türk kahvesi içebilirsiniz.

Ayten Abla’nın yeri
Yeşilyurt Köyü’nün tepelerine doğru 2 katlı, teraslı bir restoran burası. Daha çok kendi yaptıkları mantı ve gözlemelerde iddialılar. Her ikisini de denedik ve lezzet olarak ortalamanın üzerindeydi. Mantı, kıymalı gözleme ve kola için 48 TL ödedik.
Cafe Meftun
Adatepe’nin yukarılarında camiye yakın kafede gezimizin sonunda bir yorgunluk kahvesi içmek için mola verdik. Manzarası yoktu ama ağaçların altında oturduğumuz bahçesi güzeldi.

İda Blue Refika Cafe
İda Blue otelde kalmasanız bile sadece manzarası ve ortamı için gidilmesi gereken kafe. Köyün yukarılarına doğru kaldığından bahçesinden güzel bir manzarası var. Ayrıca çalan müzikler de harika.

Bir bira, bitki çayı ve kuru yemiş için 43 TL hesap ödedik.
Sunset Butik Otel
Behramkale tapınak gezisinden sonra iniş yolundaki Sunset Butik Otel’e mutlaka uğramanızı tavsiye ediyorum.

Otelin muhteşem manzaralı terasında, harika müzikler eşliğinde, günü batırırken sangrianızı içebilirsiniz. Bu keyif anlatılmaz yaşanır 🙂
Bahramkale köy kahvesi
Bu eski usul köy kahvesinin hem kapalı hem açık yerleri mevcut. Tepedeki tapınağa çıkmadan veya indikten sonra mola verebilirsiniz. Ayran, karadut suyu gibi klasiklerin yanında közde türk kahvesi ve çay da mevcut.
Manici Kasrı restoran
Otelde kalmasanızda restoranında yararlanabiliriz. Dış teras veya iç salonda oturabilirsiniz. Dış terasın manzarası, iç salonun ise dekorasyonu harika.

Dry aged bonfile, fileto kaya levreği, patates salatası ve ayran için 178 TL ödedik.

Yediğimiz her şeyin hem sunumu hem de tadı harikaydı. Yolunuz düşerse mutlaka uğramanızı tavsiye ediyorum.
Nasıl gidilir
Assos bölgesine ulaşım İstanbul’dan gelenler için oldukça kolay. Biraz tuzlu olmakla birlikte yeni otobanı da kullanırsanız çok daha rahat ve hızlı bir şekilde gidiyorsunuz. Ayrıca düzenli otobüs seferleri ile Assos’a ulaşılabilir ama koyların ve çevre köylerin tadını çıkarabilmek için araba şart.